Bahçeli Kılıçdaroğlu’na ülkemizin geleceği bırakılamaz (2)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Nevşehir’in ardından geldiği Niğde‘nin Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan halka hitap etti. 14 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve 28’inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimlerinin sağduyulu, sakin ve demokratik olgunlukla gerçekleşmesini dileyen Bahçeli, Hatırlayınız, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kabul edildiği 16 Nisan 2017 halkoylaması öncesinde iç ve dış ihanet cephesinin eş zamanlı provokasyonları hız ve yaygınlık kazanmıştı. Çünkü Türk milletinin tarihiyle, kimliğiyle, sosyolojisiyle ve kültürüyle müzahir bir yönetim reformunun gündeme alınması yerli ve yabancı odakları çılgına çevirmişti. Nitekim koro halinde saldırıya geçmişlerdi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye‘nin doğruluş müjdesiydi. Bu nedenle ülkemizdeki siyasi muhalefet dış bağlantılı siparişle yeni hükümet sistemini karalamak için her çirkinlikten medet umdu. Devamlı çamur attılar. Ağızlarından bir kez de olsa hayır çıkmadı, milli ve isabetli bir değerlendirme duyulmadı. ‘Tek adam rejimi’ dediler, hükümet sistemiyle rejimi birbirine karıştırdılar. Şahsım rejimi dediler, bir yalana bin yalan kattılar dedi.
‘BAL GİBİ MUHALEFET DESPOTLUĞUDUR’
Diktatörlük var dediler, şayet böyle olsaydı nasıl bu kadar pervasız ve hayasız olabileceklerini, ulu orta nasıl bu kadar kolay hakaret edebileceklerini hiç hesaba katmadılar diye konuşan Bahçeli şöyle devam etti Milletimizin iradesine kilit vurmayı denediler. 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin intikamını almak için kuyruğa girdiler. Türkiye‘nin, Cumhuriyet tarihinin üçüncü evresine kazasız, kansız ve sorunsuz geçmesine tahammül edemediler. Milletimizin tercihini reddetmeyi göze aldılar. Sonra dönüp yüzsüzce demokrasiden bahsettiler. Melez ve meçhul bir özgürlük yaygarası kopardılar. Asıl demokrasi kaçkını, gerçek demokrasi muhalifi olduklarını bir türlü idrak edemediler. Türkiye‘nin öncelikli ve çözülmesi gereken sorunu siyasi muhalefet sorunudur. Bu muhalefet demokrasiye mesafelidir. Bu muhalefet milli ve yerli duruşa karşıdır. Bu muhalefet Türkiye‘nin aleyhinedir. İktidara değil ülkemize muhalefet etmenin, her gelişmeyi karalamanın, her güzel hizmeti kötülemenin, üzerinde yaşadığı vatanı kundaklamaya teşebbüs etmenin adı demokrasi değil, bal gibi muhalefet despotluğudur. Zillet demek alçalma demektir. Zillet demek aşağılanmak ve küçülmek demektir. Türkiye zillete müstahak değildir. Türk milleti tarihin hiçbir döneminde zillete düşmemiştir. Biz karşımızdaki muhalefet yapısına zillet demeyelim de ne diyelim
‘CHP’YE OY VEREN VATANDAŞLARIM BU ZİLLETE ‘HAYIR’ DEMELİDİR’
‘BİDEN’IN İFTİRASINI REDDEDİYOR, TÜM GÜCÜMLE KINIYORUM’
GÜNDEM
29 Mayıs 2023GÜNDEM
29 Mayıs 2023SPOR
29 Mayıs 2023GÜNDEM
29 Mayıs 2023SPOR
29 Mayıs 2023SPOR
29 Mayıs 2023GÜNDEM
29 Mayıs 2023